Geçen yıllar içerisinde birçok genç oyuncuya “geleceğin
yıldızı” sıfatı layık görüldü. Aydın Yılmaz, Sabri Sarıoğlu, Cafercan Aksu..
Örnekler çoğaltılabilir.. Çeşitli nedenlerle bu oyuncuların bir kısmı
beklentilerin çok altında oyunculara dönüştüler, bir kısmının ise kariyeri
neredeyse başlamadan çöküşe geçti. Bunun en önemli sebeplerinden biri, teknik
direktörlerin ve alt yapı sorumlularının bu genç çocuklar için yeterince emek
sarf etmemesiydi. İşte Fatih Terim’in yuvasına dönmesi, Galatasaray taraftarı
için yeni bir umut ışığının yanmasına sebep oldu.
Bu umut ışığının sebepsiz olmadığını arkamızda bıraktığımız
sezonun ardından daha net bir şekilde görebiliyoruz. Genç oyuncularda
yaşanmakta olan bu devrimin ilk temsilcileri de Emre Çolak ve Semih Kaya oldu.
Emre son 2-3 yıldır A takımla birlikte çalışıyor olmasına rağmen, arpa boyu yol
kat edememesiyle taraftarı hayal kırıklığına uğratırken, Semih Kaya Uefa maçında
yerine Harry Kewell’ın stoper oynamasıyla adını hatırlatıyordu. Ancak şuanda
geldiğimiz noktada, bu iki delikanlı şampiyon bir takımın ilk 11 oyuncuları
sıfatını taşıyorlar.
İlk olarak Semih Kaya diyelim. Bana kalırsa sezonun en büyük
hikayelerinden biri. Servet Çetin ve Gökhan Zan gibi milli takım oyuncularının
olduğu ve Hakan Balta ve Ceyhun Gülselam’ın bile stoper alternatifi olarak
değerlendirildiği bir havuzda, zamanla kendisini kanıtlayarak Tomas
Ujfalusi’nin yanındaki yerine kuruldu. Gösterdiği performans ve genç yaşında
sahip olduğu soğukkanlılık ile objektif olan herkesin beğenisini kazandı genç
oyuncu. En büyük avantajı da yanında oynadığı tecrübe abidesinin yol
göstericiliği oldu kesinlikle. Eksikleri yok mu? Tabi ki var. Ancak bu
yönlerini geliştireceğine hiçbir şüphem yok, bu genç yüreğin. Fatih Terim’in
sayesinde hem Galatasaray hem Türk milli takımı çok değerli bir savunmacıya
kavuştu. Çalışmayı bırakma aslan.
Ve Emre Çolak. Ne yalan söyleyeyim, bir türlü beklenilen
gelişmeyi kaydetmemesiyle beraber umudum kırılmaya başlamıştı. Fiziksel olarak
çok zayıf kaldığı ve bu şekilde devam ederse bir yere varamayacağı aşikardı.
Ancak Amerika’dan ithal kondisyoner Scott Piri’nin faydasını en çok gören
oyuncu oldu bana göre. Ayağını yere daha sağlam basmasıyla beraber, oyundaki
etkinliği de artmaya başladı. Kanatta oynamasına rağmen orta saha verdiği
destek ile Fatih Terim’in gözüne girdi. Önümüzdeki sene muhtemelen onun
bölgesine bir oyuncu transfer edilecek, ki bu da Emre için yeni bir mücadelenin
başlayacağı anlamına geliyor. Florya’nın kendisine sunduğu bir ürün olarak
Fatih Terim’in gözünde çok büyük bir kredisi ve kariyerine ışık tutmak için çok
değerli bir fırsatı var Emre’nin. Artık Şampiyonlar Ligi’nde Avrupa’nın gözü
önüne çıkacak. Haydi bakalım Emre, yükselerek yoluna devam..
ben aydından hala umutluyum ender bulunan bir oyun tarzı olduğunu düşünüyorum.(mental sorunlarını aşarsa yıldız bile olur 28 yaşından sonra bile gelişme kaydeden oyuncular gördük aydın için hiç geç değil)
YanıtlaSilAydın'ın da bu sene kat ettiği yol büyük. Ben de Aydın'dan bir şey olmaz diyemiyorum artık. Ancak Aydın'ın çok önemli bir oyuncu olabileceğine de inanmıyorum, rotasyonda kullanılıp, kenardan gelerek iş yapan bir kanat olarak kadroda kalacaktır bence.
YanıtlaSil