Haziranın gelişiyle beraber takımlarımız transfer
çalışmalarına ivme kazandırdı. İlk hamle Fenerbahçe’den geldi ve çok önemli bir
transfer gerçekleştirerek Dirk Kuyt’u (Köyt müdür nedir okunuşu) 1 milyon
bonservis ve 2.7 milyon yıllık ücret karşılığında renklerine bağladılar.
Takiben Beşiktaş da izleyeceği politikanın doğrultusuna cuk oturan bir
delikanlıyla görüşmeye başlandığını borsaya bildirdi: Oğuzhan Özyakup. İşte kısaca
bu transferler..
Dirk Kuyt Fenerbahçe için 10 üzerinden 10’luk bir transfer.
Standart lafları etmeden geçmeyelim. Kuyt hırslı, kondisyonu yüksek ve
mücadeleci bir ileri hat oyuncusu. Bu kriterler doğrultusunda topsuz alan oyununun
Elmander ile kıyaslanması normal. Ancak toplu oyunda birbirlerinden
ayrışıyorlar. Dirk Kuyt, Elmander’e kıyasla daha hızlı ve topla daha fazla yol kat eden bir isim. Yani oyun tarzları farklı. Tartışmasız oynadığı takıma sağladığı en
büyük artılardan biri, ofansif bir joker olması.
Fenerbahçe’nin de tam böyle bir oyuncuya ihtiyacı vardı. Neden? Sow’un forvetteki yeri
garanti.. Stoch ve Alex de diğer ön plana çıkan hücum oyuncuları. Bunların
hepsi beraber oynarsa, Kuyt sağ açığa kayar. Yok, Alex yedeğe çekilirse, Hollandalı çift
forvet olarak Sow’un yanına geçer. En azından mantıklı seçenekler bunlar.
Moussa Sow – Dirk Kuyt ikilisinin oldukça yırtıcı ve yıpratıcı bir hücum hattı
oluşturacağını düşünüyorum. Son yıllarda Aykut Kocaman’ın imzasını taşıyan bir diğer
doğru transfer tercihi olarak kayda geçelim Kuyt’u.
"Ozzie" |
“Bütçe olarak küçülen ama rekabetçi özelliğini koruyacak,
gençlere yatırım yapılacak bir takım” olarak yola çıkıyor Fikret Orman’ın
Beşiktaş’ı. Bu yolda yapılacak transferler çok önemli. Daha da önemlisi bu
kadroyu olabilecek en iyi şekilde yönetecek bir teknik adam getirmek ama o ayrı
bir yazının konusu. Elbette ki, teknik direktör belli olmadan oyuncu transferi
yapmak mantıklı bir iş değil. Ancak söz konusu olan Oğuzhan Özyakup gibi
potansiyelli, genç ve iyi bir altyapı eğitimi almış bir oyuncuysa, beklemenin bir
anlamı yok. Alkmaar ve Arsenal altyapılarının bir ürünü olan Oğuzhan, 19
yaşında ve ortasahanın merkezinde oynuyor. Hollanda Ümit Milli takımının da
düzenli oyuncusu olan Oğuzhan, geçtiğimiz dönemde A Milli takım tercihini
Türkiye’den yana kullandığını açıklamıştı. Umarım Türkiye’deki “cani” medya ve
taraftar baskısı bu genç oyuncunun gelişimine sekte vurmaz. Umarım ellerinde
bir elmasa dönüşebileceği bir teknik direktöre emanet edilir ve Necip Uysal ile
beraber patlama yaparlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder