9 Nisan 2012 Pazartesi

Felipe Melo ve Albert Riera vak'ası..



Hayatta bazı gerçekler vardır. Robben'i alıyorsanız, sakatlık riskini de alırsınız.. Kuru fasulye yiyorsanız, gaz yapar.. Gibi. İşte Felipe Melo'yu takıma getirmeye karar verdiğiniz zaman, onun risklerini de paket halinde almış alıyorsunuz. Ancak kimi futbolcular öyle fark yaratıcı meziyetlere sahiptir ki, bu risklere göz yumup şansınızı denemek isteyebilirsiniz. Ricardo Quaresma gibi, Felipe Melo gibi.. Ne yazık ki, genellikle bu tarz oyuncular iyi oynasa da/kötü oynasa da zurnanın zart dediği bir yer geliyor. İşte Melo'nun zart dediği yer de geçen hafta yaşanan olay oldu.

Olayı şöyle bir özetleyeyim. Antrenman sırasında Melo ve Riera arasında bir gerginlik oluyor. Bunu standart bir durum olarak gören Fatih Terim, iki oyuncuyu da ceza olarak soyunma odasına gönderiyor ve antrenmandan atıyor. Ancak gerginlik orada da durulmuyor ve Felipe Melo soyunma odasının kapısında Riera'ya kafa atıyor. 10 saniye içinde gelişen bu olaydan sonra Felipe Melo'yu olay yerinden uzaklaştırıyorlar. Pitbull nasıl bir kafa attıysa Riera'nın gözü mosmor olmuş ve kaşı açılmış. Baya dayak yemiş yani zavallı adamcağız.

Şimdii bu işin iki yönü var bence. Antrenmanda oluşan bu tarz gerginliklerden, kavgalardan sonra hemen birilerinin kellesini istemek bence yanlış bir bakış açısı. Hepimiz yeri geliyor kavga ediyoruz, tartışıyoruz. Spor'un temel unsurlarından biri olan mücadelenin ruhunda var bu durum. En yakın arkadaşınla bile birbirine girebilirsin, ters bir pozisyonun neticesinde. Ancak Melo - Riera olayının bu standarttan uzaklaşmasına neden olan durum Melo'nun bunu uzatmış olması. Yani sahada tartışıp bağırıştıktan sonra soyunma odasına gidince bunu uzatmaması gerekiyordu. Belki orada da tartışma sürebilir ama tutup adama kafa atmak falan kabul edilecek bir şey değil.

Peki bu durumun sonucu ne olacak? Cezası ne olacak? Şüphesiz ki, bu olayın cezası kadro dışı kalmaktır. Hiç bir şey tek taraflı çıkmaz, iki oyuncunun da kadro dışı kalması ve çok ağır bir para cezasının verilmesidir. Ki böyle de olmalıdır ama bence playoffa bu kadar avantajlı giren, şampiyonluğu hak etmiş bir takımın en önemli oyuncularından birini kullanmama kararı alması bana pek pragmatist gelmiyor. Çünkü en nihayetinde 5 sene önce neler olduğunu çok kişi hatırlamaz, şampiyon olanlar hatırlanır. Ben Fatih Terim'in yerinde olsaydım eğer, Melo'ya çok ağır bir para cezası verirdim ama playoffta kullanırdım. Sezon sonu ise kesinlikle bonservisini almazdım. Çok beğendiğim bir oyuncu olmasına rağmen. Bakalım önümüzdeki bir kaç gün içinde her şey netleşir.

Ya bu arada söylemeden de geçemeyeceğim. Dün gece TRT'de Ersin Düzen'in sunumuyla yayınlanan programda göz göre göre sahtekarlık yapılmıştır. Adamlar youtube'dan hapishane kavgası görüntüsü alıp, "Melo olayı böyle başladı" manşetiyle vermişler. Özel görüntüler falan demişler. Ayıp be..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder