Nba'de normal sezonun sona ermesine 1 hafta civarında bir süre kaldı. 26 Nisan gecesi son maçlar oynanana kadar bir çok takım eşleşme ve yer kapma hesaplarıyla yanıp tutuşacak. Batı'da playoffa girme mücadelesi son sürat devam ederken, doğuda saha avantajını kapma yarışında takımlar. Artık sezonun sonlarına geldiğimiz şu dönemde, olmazsa olmaz yazı dizilerinden birini kaleme almamızın vakti geldi. Nba'de ödül arifesi.. İlk değerlendirme yapacağım ödül sezonun "En Çok Gelişme Kaydeden Oyuncusu" ödülü. Bu ödülün onuruna aday olan oyuncular arasından üç tanesi ön plana çıkıyor bence. Bu üçe giremeyen ve çok gelişme göstermiş oyuncular da var ama kısmet artık birilerini seçiyoruz.. (Seneye görüşürüz Dragic)
3. Greg Monroe - Detroit Pistons
Detroit Pistons'ın genç pivotu bu sene kesinlikle sınıf atladı. Nba'de gittikçe daha zor bulunan, fundamental'ı sağlam ve ofansif gücü yüksek uzunların yeni nesildeki bayrak taşıyıcısı olacak gibi gözüküyor. Post oynama becerisi ve 2.11'lik boyuyla savunulması zor bir pivot 90 doğumlu bu genç oyuncu. Bu seneki istatistikleri de 15.5 sayı, 9.5 rebound ve +20 efektiflik puanı. Nba'in uzun fabrikası gibi işlev göre Georgetown altyapılı bu delikanlı gelişimini sürdürürse önümüzdeki yıllarda Nba'in elit seviye pota altlarından biri haline gelebilir. Ancak bunun için en fazla üzerine eğilmesi gereken alan savunması.
2. Ryan Anderson - Orlando Magic
İki numaraya yazdığıma bakmayın siz, benim için bu ödülü en çok hak etmiş oyuncu bu sene Ryan Anderson'dır. Artık bu sene düşüşe geçecek, toparlanması çok zor olarak görülen Orlando Magic için Ryan Anderson tam anlamıyla bir X-Factor görevi gördü. Yarattığı üçlük tehdidiyle Dwight Howard'a spacing sağlama sistemini tıkır tıkır işleten Anderson, Orlando'nun bu seneki başarısında çok ama çok önemli paya sahip. Sezonun aynı zaman 3'lük kralı olan Anderson dış şutlarını %40'la yolluyor. Üçlükçü oyuncu her zaman kendi işini yapar ama Ryan'ı daha da değerli hale getiren durum, pota altı oyununu da her geçen ayda daha ileriye taşıyor olması. Ustalık derecesinde olduğu üçlük dışında, reboundları kovalıyor ve içeriden skor üretmeye de çalışıyor. İstatistik kağıdına 16 sayı 7.5 rebound yazdırmayı başardı Anderson. Ki yanında Dwight Howard gibi bir canavarın, üç numarasında yan katkıları her zaman belli seviyede olan Hido'nun olduğunu düşünecek olursak o 7.5 rebound'un çok ciddi bir katkı olduğunu söyleyebiliriz. Kısacası bahsettiğim sebeplerin dışında iyi performansını bütün sezona yayabilmesiyle de benim için sezonun MIP'sidir. Gerçekte kazanamayacak olduğunu düşünsem de.
1. Jeremy Lin - New York Knicks
Linsatiny.. O özel bir hikaye. Belli bir kesime çaresizliğin ve umutsuzluğun, disiplin ve azim karşısında ezildiğini göstermiş bir adam. Goygoycu amerikan medyasının elinde olması gerektiğinden çok daha ilerilere taşındığını düşünerek belli bir dönem haz etmesem de, ortaya koyduğu performansların insani olmaya başlamasıyla hakkını teslim ettiğim oyuncu. Dibe vurmuşluğun daha ötesinin olmadığı bir zamanda bir gün gelip şans kapıyı çaldığında, ona sarılmaktır Linsanity.
Ünlü amerikan düşünürü Eminem Lose Yourself'te şu şekilde konuşur: "Look, if you had one shot, or one opportunity to seize everything you ever wanted in one moment,Would you capture it or just let it slip?"
İşte Jeremy Lin de hayatı ıskalayanlardan değil, şansını kullanıp her zaman hayalini kurduğu şeyleri elde edenlerden biri oldu. Bu ödül özelinde bakarsak demin de dediğim gibi Ryan Anderson'ın Lin'den daha çok hakkı olduğunu düşünüyorum. Sonuçta Jeremy sezonun yarısında hiç oynamadı ve kafayı yediği o aşağı yukarı 1.5 aylık kısım dışında izleyemedik. Yine de, ödülü verenlerin Amerikalılar olduğunu göz önünde bulunduruyor ve şovun kazanacağını düşünüyorum. Bu ülkesindeki göçmenlerin çoğuna hayatla ilgili umut vermiş delikanlının MIP onuruna ulaşmasını bekliyorum.
ersan aldı pampa ödülü
YanıtlaSil