Değerlendirme yazımda iki temsilcimiz içinde dün geceki maçların gruptaki gelecekleri açısından çok önemli olduğunu belirtmiştim. Takımlarımız da bunun farkında olacak ki Slovenya ve İspanya deplasmanlarından galibiyetlerle dönmeyi başardılar. Özellikle Galatasaray Medical Park'ın 4.'lük hedefine çok yaklaştığını söyleyebiliriz.
Galatasaray maça 9-0'lık bir seriyle başladı (Yayıncılar sağolsun izleyemedik!) ki maçın sonuna kadar da karşılıklı seri savaşları devam etti. Gerektiği zamanlarda Galatasaray'ın savunmayı yükseltebildiği seviye kendileri adına sevindirici. Jamon Gordon'ın takım bu savunma performansında çok önemli bir yeri var. Maça Furkan ve Ender'in çok iyi oyunuyla, sonra 2. çeyrekte Schumpert'ın devreye girmesiyle, 3. çeyrekte Songaila'nın sırtı dönük oynadığı hücumlarla ve son çeyrekte yeniden Furkan sayesinde Galatasaray; rakibi ne zaman dibine kadar gelse geriye itme başarısını gösterdi. Ancak maçtan önce de belirtmiştim rakibi dibine kadar getirtmeden ve belli farkı koruyabilmek için Lakovic olayı eline almalı. İlk yarıda kendine yapılan baskıyı iyi değerlendirip boş arkadaşlarını rahat pozisyonlara soktu ancak, 4. çeyrekte sazı eline alması Galatasaray için çok önemli. Yoksa her Avrupa Ligi maçında bu maçı koruyamama sıkıntısı baş gösterecek. Dünkü maç diyorsak Furkan Aldemir demeliyiz. 20 yaşındaki oyuncunun dünkü performansı muazzamdı. "Büyük" oynadı diyebiliriz. 7/9 ikilik, 4/7 serbest atış isabetiyle 18 sayı üreten Furkan yanına da 4'ü hücum olmak üzere 11 rebound çekti. Defansif eforları da cabası. Avrupa Ligi'nde bu seviyelere çıkabiliyorsa Furkan, önümüzdeki yıllarda mükemmele yakın bir pota altı oyuncusuna dönüşebilir. Son olarak da Songaila'nın sırtı dönük oyununun (takımda Schumpert ve Jamon'la beraber post-up oynayabilen az oyuncudan biri) hücum çeşitliliği açısından önemli bir katkı olabileceğini ekliyorum.
Fenerbahçe ise gerçek anlamda çok zor bir deplasman yaşadı. Salonu tıklım tıklım dolduran İspanyollar boğucu bir atmosfer yarattılar. Maçın hep içindeydiler ve yeri geldiğinde hakemi de etkileri altına aldılar. Fenerbahçe'deki kimya eksikliği ne yazık ki sürüyor. Dünkü maçta da Preldzic ve Jerrels (yanlış olabilir)'ın tartışmasına şahit olduk. Geçen seneki o kenetlenmiş ekip bu sene yok. Belki sakatlıkların etkisi belki de yeni transferler takımı biraz bozmuşa benziyor. Dün özelinde bakarsak Bojan Bogdanovic'in 19 sayı 4 reboundluk katkısı kendi açısından da takımı için de oldukça değerli. Curtis Jerrels da dünün başka bir başarılı ismiydi ama ben onunla ilgili düşüncemde değişmedim. Fenerbahçe Ülker'in oyun kurucusu olduğunu düşünmüyorum, keza geldiğinden beri de belki ilk defa dün iyi oynadı. Roko Ukic'in de yetersizliği(formsuzluğu) Fenerbahçe'nin genel durumunda etkili oluyor. Ancak bu galibiyet takımın toplanmasında bir mihenk taşı olabilir. Bu zorlu deplasmandan sonra belki takım daha iyiye doğru reaksiyon verebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder