21 Ağustos 2012 Salı

Fenerbahçe'nin Kocaman Freni



Fenerbahçe'de kafaların haftalardır yoğunlaştığı maç bugün Moskova'da oynandı. Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi yolunda oynayacağı 180 dakikanın ilk yarısı 2-1'lik Spartak Moskova galibiyeti ile sonuçlandı. Kötü bir sonuç diyemeyiz. Kadıköy'de turu geçmek için önemli bir şansı koruyarak eve dönüyor Fenerbahçe. Ancak tur için ibrenin çok farklı olmasa da Spartak Moskova'nın lehine olduğunu itiraf etmek gerekiyor.

Aykut Kocaman, Elazığspor karşısına elindeki bütün hücumcuları koyarak arkaya ise iki savunmacı orta saha koyarak başlamıştı. Bu sefer ise tam tersi bir görüntüyle, Baroni, Topuz, Topal ve Selçuk'u beraber oynatarak, orta sahada karambol yaratmayı ve Spartak'ın hücum üretmesini zorlaştırmayı hedefledi. Futbolun keyif kısmını rafa kaldıran ancak işin gerçeği olan skora yönelik bir hamleydi. Fakat bence fazlaydı. Bu mücadele etmek dışında fazla bir getirisi olmayacak oyunculardan birini kenarda oturtup Krasic ile başlanmalıydı. Peki neden? Öncelikle Krasic bu iklime, bu saha koşullarına ve rakiplere alışık bir oyuncu. Kariyerinin en iyi dönemlerini CSKA Moskova forması altında buna benzer şartlarda geçirmiş bir adam. Peki sadece bu nedenle Krasic oynatılır mı, elbette oynatılmaz. Fenerbahçe bugün hücumda efektif oyuncularla kurulu ama savunmada sıkıntılar yaşayan bir takımla oynadı. Kendi evinde oynayan bir Spartak Moskova'nın Fenerbahçe'nin üstüne geleceğini kestirmek herhalde çok zor değil ve Fenerbahçe'nin elinde kontra atak için mükemmel bir koz bulunuyordu, Milos Krasic. Ancak o Krasic kendisine ancak son 15 dakikada şans bulabildi, ki bence onun kaybından çok Fenerbahçe'nin zararına oldu bu durum. Öte yandan bireysel anlamda iyi mücadele eden ama doğru yerlerde topla yeteri kadar buluşturulamayan, golde müthiş bir koşu sonucunda Kuyt'a aynı güzellikte bir asist yapan Sow'un çıkartılıp, yerine Bienvenu'nun alınmasını ben anlayamadım. Anlayabilen varsa buyursun anlatsın. 

Bir kesim Aykut Kocaman'ı Alex'i yedek bıraktı diye eleştiriyor ama bu hocanın bu kararı bana göre son derece doğru. Alex'in son maçlardaki halini, fiziksel çöküşünü göz önüne alırsak, bu maçta oynaması Fenerbahçe'yi mücadele ve direnç olarak inanılmaz geriye çekerdi. Bu da direkt olarak Spartak Moskova'nın daha rahat atağa çıkması ve daha rahat pas yapması anlamına gelir. Rus ekibi kalabalık Fenerbahçe orta sahasına karşı maç boyunca kanatları kullanmayı denedi. Göbek ne kadar kalabalık olursa, Spartak o kadar sağ sollu ortalar denedi. Bu içeriye kat etmemeleri bir anlamda Fener savunmasını rahatlatır ve havadan üstünlük kurmalarını sağlarken, diğer yandan yapılan bireysel hatalar gollerin gelmesine neden oldu. 

Spartak Moskova elenmeyecek bir takım değil. Bunu bugün de gördük, üstlerine gidildiği zaman savunmalarında arıza çıkıyor. Fenerbahçe'nin de elinde bu arızayı çıkartabilecek oyuncular var. Ancak Aykut Kocaman, Şükrü Saraçoğlu'ndaki maçta doğru işler yapmalı, turun kilidi onun elinde. Bir de son olarak birileri lütfen Aykut Hoca'ya artık 3 Temmuz demeçlerinin arkasına saklanmaması gerektiğini belirtsin. Bu maçların 3 Temmuzla bir alakası kalmadı artık, senin görevin bu takımı Şampiyonlar Ligi'ne sokacak taktiği kurmak, doğru işleri yapmak. 

Diğer notlar: 
* Her maçta tekrardan yazıyoruz, Kuyt müthiş topçu ve transfer.
* Emenike'nin Aykut'un elini öpmesi ve olduğu yerde yaptığı kıvrak vücut çalımları.
* Gökhan - Yobo ikilisi yerine Orhan Şam - Bekir oynasaydı, tur bu gece kaybedilirdi.
* Deplasmanda en azından golü bulmak önemliydi..
* Alex'siz oynamaya alışılmalı ama o yokken onun görevi başkasına yüklenmemeli.
           

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder