11 Eylül 2011 Pazar

Arda’sız Galatasaray’da sonuç aynı



Fatih Terim’in Galatasaray’ı bu akşam ilk resmi maçına İstanbul Büyükşehir Belediye karşısında Olimpiyat Stadında çıktı. Arda’nın gitmesinden sonra Galatasaray’ın hücum organizasyonlarının yönetilmesinde sorun olacağı net bir şekilde görünüyordu. Çünkü sol açık boştu, ileride Baros ve sağ açıkta Kazım varken bu üçlünün yaratıcılık konusunda çok zayıf olduğunu görebiliyoruz. Bu sıkıntının çözümü için sol açığa Riera transfer edildi ama daha birkaç gün önce takıma katıldığı için bugün sahada göremedik. O da oynamayınca beklediğimiz gibi Galatasaray hücumda neredeyse hiç bir şey üretemedi.

Galatasaray’ın bugün en büyük sorunu sistemsizlikti. Çünkü sistemin önemli oyuncuları farklı bölgelerde oynadı ve bu da takımın ritmini büyük ölçüde etkiledi. Orta sahanın sağ içinde çok iyi oynayan Eboue’nin sol açıkta hiç verimli olamadığını gördük. Kazım da iyi bir gününde olmayınca kanatlarını aktif olarak kullanamadı Galatasaray. Ancak kanatları kullandığı kısa zamanlarda da verimli olmayı başardılar. Kazım anlık parlamalarıyla tehlike yaratabiliyor ama kesinlikle bunu maçın geneline daha çok yayması gerekiyor. Bugün gerçek bir sol kanat da olmayınca bu maç içi istikrarsızlık daha çok göze battı. Muhtemelen Riera’nın takıma katılmasıyla beraber bu kanat sorunu büyük ölçüde çözülecektir.

Galatasaray adına bugünün en iyi adamı Felipe Melo’ydu. Melo’yu standart bir ön libero olarak değerlendirmemek lazım. Teknik olarak da iyi sayılabilecek bir kapasiteye sahip olan Melo topu gerektiği zaman ileriye taşıyabilmesiyle de çok önemli bir oyuncu. Tabi ki futbolculuk başka karakter başka. Karakter olarak büyüğünden bir soru işareti var. Bugün de yaptığı hamlede bu soru işaretinin büyüdüğünü gördük. Bence orta sahada Sabri’nin kesinlikle yeri yok. İdeal Galatasaray orta sahasında Melo – Selçuk – Eboue oynamalı yoksa kesinlikle yeteri kadar işlemiyor.

Savunma hattı ise kesinlikle güven vermiyor. Çağlar’ın aksadığını söyleyebiliriz ama Çağlar ile ilgili söylememiz gereken şey bir “müzmin sakat” olduğu. Bugün yine sakatlanarak kenara geldi. Bu kadar çok sakatlanan bir oyuncunun form tutması da zor. Gökhan – Servet ikilisinin her zaman olduğu gibi yine güven vermediğini gördük. İyi de oynasalar kötü de oynasalar güven vermiyorlar ve sürekli hata yapma potansiyeli taşıyorlar. Normal şartlarda hem Ujfalusi’nin hem de Eboue’nin defansta oynaması gerekli ama Eboue’ye orta sahada ihtiyaç olduğu için sağ bek Sabri’ye emanet. İleriki maçlarda bu savunma hattı yine s.o.s verecektir. Ujfalusi’yi beğenmeme rağmen tek başına bu defans seviyesini yükseltemez.

Muslera’ya gelecek olursak, 3-4 senedir öyle kalitesiz isimler Galatasaray kalesinde öyle hatalar yaptılar ki Muslera’nın yaptığı hataya da biraz hoş görülü davranmalıyız. Muslera’nın bu tarz sakarlıklarının olduğunu zaten onu tanıyan herkes söylüyordu. Çok iyi bir kaleci ama bu tarz sıkıntıları tekrardan yaşatabilir.

Milan Baros ise benim için en büyük hayal kırıklığı. Transfer döneminde de Rus kulüplerinden birine satılmasının çok hayırlı olacağını düşünüyordum. Artık kesinlikle Türkiye’ye ilk geldiği zamanki formu yakalayamayacağı net görülüyor. Çünkü fiziksel olarak bitmiş durumda. Ocak ayında hala para ediyorken satılması ve başka bir oyuncuya yönelinmesi en doğru iş olur. Sercan Yıldırım için bu maçla ilgili yorum yapmak ne kadar doğru olur bilmiyorum. Çünkü kısa bir zaman oynadı. Yine de ben Sercan’ın bugün iyi sinyaller verdiğini ve top taşıyabilmesi açısından Galatasaray’a verimli olacağını düşünüyorum.

Kısacası çoğu kişi için sürpriz oldu ama beklentinin çok altında kalan bir Galatasaray izledik. Takım olarak şablonun oturması ve yerleşmesi şu an için çok önemli. Herkesin her yerde oynadığı bir sistemsizlik bugün Galatasaray’ın en büyük eksisiydi. Kadroda istikrar sağladıktan, Riera’nın takımdakini yerini almasından sonra ortaya konulan oyunda da değişik olacaktır. Biraz sabır göstermek lazım ve daha ligin ilk haftasından kimseyi asıp kesmemek lazım.

Bir paragraf da İstanbul Büyükşehir Belediye için ayırmamız lazım. Açıkçası o kadar fazla hücum oyuncusunun eksilmesinden sonra, Belediye’nin büyük sıkıntı yaşayacağını düşünüyordum. Ancak Pierre Webo’nun takıma cuk diye oturduğunu gördük. Daha ilk maçından Galatasaray stoperlerinin tutmakta çok zorlandıklarını gördük. Takım olarak da çok iyi bir mücadele verdiler. Saha içi yerleşimleri ve yardımlaşmaları da bu galibiyetin gelmesinde önemli bir yer kazandı. Madem böyle bir futbol oynayabiliyorlar artık bu sene kendi seviyesindeki ve daha düşük seviyedeki takımlara karşı da istikrarı sağlamalılar. Bu şekilde devam edebilirlerse Avrupa Ligi’ne katılma hedeflerini yakalayabilirler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder