9 Eylül 2011 Cuma
Süper Lig başlıyor!
Uzunca bir aradan sonra yarın Süper Lig başlıyor. Futbol dışı gelişmeler yüzünden ertelenen bu buluşma sonunda gerçekleşecek. Şahsen kendi takımlarımızı izlemeyi çok özlediğimi söyleyebilirim. Yeni transferler yine her takım için merak uyandırıyor. Liglerin başlamasının arifesinde takımları kısa kısa değerlendirelim;
Fenerbahçe: Türk futbolundaki bu yaz yaşanan krizin başrol oyuncusu ve en çok etkilenen takım. Bu kriz nedeniyle hem gereken transferleri yapamadılar hem de elindeki bazı oyuncularla yollarını ayırmak zorunda kaldılar. Ancak bence bu bütçe küçültme harekatı çerçevesinde çok doğru transferler yaptılar. Bu hamlelerin sonunda takımın çok güçsüzleştiğini inanmıyorum. Özellikle Türkiye için gayet yeterli bir kadro ve bu sezon da şampiyonluğa oynayacaklardır.
Galatasaray: Takımın başına Fatih Terim'i getiren Galatasaray, bu sezon büyük bir revizyona gitti. Onlarca oyuncu gitti geldi ve bu operasyonun sonunda oldukça güçlü bir kadro kuruldu. Gerekli bölgelere ihtiyaç duyulan transferlerin hemen hemen hepsini gerçekleştiren Galatasaray'ın şimdi yapması gereken şey takım olmak. Transfer edilen bu önemli oyunculardan maksimum verim alıp uyum içerisinde oynatmak da; Fatih Terim'in yapabileceği bir iş. Galatasaray da şampiyonluğun büyük adaylarından.
Beşiktaş: Kadro kalitesi olarak Türkiye ortalamasının çok üzerinde olan Beşiktaş şimdiye kadar iyi bir görüntü çizmedi. Hazırlık maçlarında olsun, Avrupa maçlarında olsun beklenilenin oldukça altında bir performans sergilediler. Bu performanslarını hazırlık dönemini iyi geçirmemelerine bağlıyorum. Malum daha kamp döneminde Tayfur'un hapse girmesi bütün ritimlerini bozmuştur. Sırf Portekizli diye başa getirilen Carvalhal mutlaka bu geniş ve kaliteli kadroyu forma sokmalı. Eğer başarırsa son haftalara kadar şampiyonluk kovalayacak bir Beşiktaş ortaya çıkacaktır, fakat şu an için görüntü parlak değil. Şu anki performansları nedeniyle ilk haftalarda puan kaybetmeleri sezonun ilerisinde Beşiktaş'ı zora sokabilir.
Trabzonspor: Bir başka bütün çehresini değiştiren takım ise Trabzonspor. Geçen sene şampiyonluğu kovalayan kadrodan çok önemli oyuncularını kaybeden Trabzonspor, bu boşlukları başka iyi oyuncular alarak kapatmaya çalıştı. Yeni transferlerin uyum sağlaması durumunda gayet iyi futbol oynayan bir Trabzonspor görebiliriz. Zokora - Sapara(Adrian) - Colman üçlüsünün önünde Volkan - Vittek(Paolo Henrique) - Burak üçlüsü özellikle hücum anlamında çok keyifli bir performans sergileyebilir. Trabzonspor'un şampiyonluk şansını zor görsem de, bu sezon da üst sıralarda bitirip Avrupa kupalarına katılacaklardır.
Bursaspor: Bursaspor da bu sene kadrosunda önemli değişiklere gitti. Bana kalırsa 2 sene önce şampiyon olan takımdan 8 as oyuncunun takımdan ayrılması olumsuz etkileyecektir. Yerlerine iyi olabilecek (tam olarak bilmiyoruz) oyuncular almış olsalar da, takımın omurgasında bu denli büyük bir değişiklik Bursaspor için zor bir durum. Bu sene Ertuğrul Sağlam'ın ekibinin düşüş yaşamasını bekliyorum. Ancak yine de aldıkları oyuncuların hemen hepsinin genç oyuncular olduğunu ve bu transferlerin tutarsa önümüzdeki sezonlar için önemli olabileceğini de unutmayalım.
Gaziantepspor: 2010/2011 sezonunda beklentilerin çok üzerinde performans gösteren Tolunay Kafkas'ın ekibi bu sene de en iddialı Anadolu takımlarından. Julio Cesar, Jorginho ve Zurita gibi yaşlanmış bazı yabancılarıyla yolunu ayırmasına rağmen Popov, Cenk Tosun, Olcan ve Wagner gibi kilit isimlerini kaybetmemesi Antep ekibi için oldukça önemli. Tolunay Kafkas yine bence başarılı Türk transferlerine yenilerini ekleyip Yasin Pehlivan ve Bekir Ozan'ı takımına kattı. İki oyuncu da Gaziantep'in oyun yapısına uyan dirençli orta saha oyuncuları. Şu an için Gaziantepspor'un başarılı bir sezon daha geçirmemesi için hiç bir engel bulunmuyor.
Kayserispor: Selim Teber, Serdar Kesimal ve Mehmet Eren gibi önemli oyuncularını kaybeden Kayserispor, bu oyuncuların yerine yerli yabancı bir kaç isim transfer etti. Yerli olarak İlhan Eker ve Gökhan Ünal'ın yanında Okay Yokuşlu, Engin Bekdemir, Cem Sultan ve Okan Alkan gibi gençleri transfer ettiler. Özellikle Okay Yokuşlu'nun performansı merak konusu. Yabancı olarak ise İngiltere'den ve Almanya'dan oyuncular transfer ettiler. Shota Arveladze'nin de dediği gibi bu sezon da iddialılar. Gaziantep'i de Kayserispor'u da Bursaspor'un önünde görüyorum ancak bu iki takımı ayırmak zor. Sanırım bana göre Antep bir adım önde.
Eskişehirspor: Geçen sezona kıyasla yükseliş beklediğim takımların başında (Galatasaray'ı saymazsak) Es-es geliyor. Galatasaray'da başarılı olamasa da göze hoş gelen bir futbol oynatan Michael Skibbe'nin Eskişehir'de başarılı olacağını düşünüyorum. Kris Boyd gibi çok önemli bir forvetin yanında Mehmet Yıldız, Dede gibi transferler de gerçekleştiren Kırmızı-Siyahlılar bu sene keyif veren bir futbol oynayacak gibi gözüküyor. Sezer Öztürk'ün de takımda kalmış olsaydı Skibbe'nin 4-2-3-1 sisteminde önemli katkı verebileceğini düşünüyorum. Taraftarı ve şehriyle ligimizin önemli bir rengi olan Eskişehirspor, oynayacağı güzel futbolla daha da sempati duyulan bir takım olabilir.
Orduspor: Süper Lig'e bu sezon flaş transferlerle merhaba diyen Orduspor belki de en merak uyandıran takım. Abdurrahman Dereli, Sedat Bayrak, Fatih Tekke ve Yalçın Ayhan gibi Süper Lig'in tecrübeli Türk oyuncularını kadrosuna katan Orduspor'un bana göre en büyük bombası Emmanuel Culio. Culio'nun Orduspor için müthiş bir transfer olduğunu düşünüyorum. Stancu da mor-beyaz formasıyla kendisini kanıtlamaya çalışacaktır. Karadeniz ekibi bu sezonun Karabükspor'u olmaya aday. Süper Lig'de kalıcı olmak isteyen Orduspor, Braga'dan Club Brugge'den yaptığı transferlerle de bu vizyonunu perçinliyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyespor: Yıllardır bir sistem takımı olan İBB bu sezon Tum,İskender, İbrahim Akın, ve Holosko gibi çok önemli forvet oyuncularını kaybetti. Kaybedilen bu oyuncuların yerine Pierre Webo İspanya'dan tanıdığımız bir oyuncu ve Ankaragücü'nden Metin Akan'ı transfer ettiler. Bu oyuncuların katkısının ne kadar yeteceği ise merak konusu. Orta sahaya ise Köln'den gurbetçi oyuncu Taner Yalçın'ı transfer ettiler ve bence çok iyi bir hamle yaptılar. Yine de bu sene için performansının düşebileceğini düşündüğüm takımlardan biri İBB. Çünkü diğer takımlar Avrupa hedefleyen Anadolu kulüpleri bence İBB'ye kıyasla daha iyi bir seviyeye geldiler.
Medical Park Antalyaspor: Bildiğimiz kadrosuna ek olarak Mehmet Eren, Ali Tandoğan, Musa Aydın ve Doğa Kaya'yı transfer eden Antalyaspor'dan bu sene farklı bir performans beklemiyorum. Geçtiğimiz sezonlara kıyasla ne çok iyi ne de çok kötü bir performans sergilemesini beklediğim Antalyaspor 8. lik ve 12.lik arası bir yerde konumlanacaktır.
Sivasspor: Sivasspor da Bülent Uygun ile beraber ikinciliğe ulaştığı sezonun ardından büyük bir düşüş yaşayan takımlardan. Bu sezon da Sivasspor'dan bir atak beklemiyorum. Bu ikincilikte rol oynayan oyuncuların kalanlarından bir kısmı da bu sezon ayrıldı. Yerlerine de bir takım oyuncular transfer edildi ama bu isimlerin Sivasspor'u üst sıralara taşıması bana göre imkansız. Beklentileri Sivasspor için bu sezon da düşük tutmak lazım.
Manisaspor: Performansında farklılık beklemediğim takımlardan biri de Manisaspor. Kadrosunun önemli isimlerini tutmayı başaran Manisaspor'da daha yukarıları zorlayacak bir potansiyel olduğunu düşünmüyorum. Teknik Direktör Hikmet Karaman'ın da ayrılmasının nasıl bir etki yapacağını sezonun başlamasıyla daha net görebileceğiz.
Kardemir Karabükspor: Florin Cernat ve Emmanuel Emenike'nin taşıdığı Karabüspor, geçtiğimiz sezon kimsenin beklemediği bir performans sergilemişti. Bu sezon ise en önemli oyuncuları Emenike'yi kaybettiler. Onun yokluğunu ise Luton Shelton, Sinan Kaloğlu ve Mehmet Batdal gibi isimlerle kapatmaya çalışacaklar. Geçtiğimiz sezon Emenike ve Cernat'dan yoksun olduğu dönemde bile iyi oyun oynamaya çalışan ve beklenmedik puanlar alan Karabükspor'un bu sene de düşme hattının üzerinde orta hattın ise altında yer almasını bekliyorum.
Gençlerbirliği: Ne yazık ki, bu sene için küme düşmeme mücadelesi verebilirler. Mustafa Pektemek, Orhan Şam, Serdar Kulbilge ve Jedinak gibi önemli oyuncularını kaybeden Gençlerbirliği; bu oyuncuların yerini dolduramadı. Giray Bulak'ın teknik direktörlüğe geldikten 2 hafta sonra görevi bırakması da durumun umutsuzluğunu gösteren bir veri. Kalan oyuncularla Süper Lig'de kalmaya çalışacak olan Gençlerbirliği'nin performansı merak konusu.
Samsunspor: Geçen sene dahil hiç izlemediğim için sadece bu dönem yapılan hamlelerin faydalı olacağını düşündüğümü söyleyebilirim. Adnan Sezgin'i göreve getiren Samsunspor; Fink ve Mustafa Sarp gibi gözden düşmüş oyuncuları kadrosuna katarak iyi bir iş yaptı. İki oyuncu da Karadeniz ekibinde başarılı olacaktır. Selim Teber ile beraber dirençli bir orta saha yarattılar. Geçtiğimiz sezon takımın hücumdaki baş aktörü olan Zenke de takımda kaldı. Savunmanın önemli oyuncusu Kemal Tokak ise yönetimle sorun yaşadıktan sonra sözleşmesini yeniledi. Çıkış beklenilen isimlerin başında geliyor Kemal.
Ankaragücü: Neredeyse bütün önemli oyuncularını satan Ankaragücü için çok zor bir sezon gözüküyor. Hücumda çok fazla zayıflayan Ankara temsilcisi için en büyük artı ise savunma dörtlüsünü değiştirmemesi oldu diyebiliriz. Yine de bence küme düşmeme mücadelesi verecekler ve bakalım sonuç nasıl olacak.
Mersin İdman Yurdu: Bu sezon Süper Lig'e yükselen diğer iki takım gibi Mersin'in de iyi hamleler yaptığını düşünüyorum. Çağdaş Atan olsun, Mustafa Keçeli olsun, İbrahim Kaş ve Andre Moritz olsun Mersin için çok yerinde hamleler. Kamanan ve Zurita yeni çıkmış bir takım için kesin katkı verecek oyuncular. Genel olarak yeni çıkan takımların büyük takımlarda oynayan ama beklenileni veremeyen oyunculara yönelmesini başarılı bir strateji olarak görüyorum. Çünkü bu oyuncuların çoğu büyük takım sorumluluğunu kaldıramayan ama düşük hedefli takımlarda iş yapabilecek oyuncular.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder