7 Ağustos 2011 Pazar

İspanya u20


Dün gece 20 yaş altı Dünya Kupasında Avustralya karşısında ilk defa izleme fırsatı bulduğum İspanya’nın 20 yaş altı takımı beni kendine hayran bıraktı. Özellikle de ilk yarıda oynadıkları futbol çok etkileyiciydi. Hep alt yapı alt yapı diye bahsettiğimiz şeyin somut olarak karşımızda olduğunu görebiliyorduk. Daha 20 yaş altı takımından toplu halde hücum toplu halde savunma yapan bir ekip olmayı başarmış İspanya milli takımları. Aynı zamanda dün sahada olan İspanya takımını gruptan 1. olarak çıkmayı garantilemiş bir takımdı. Yani elini kolunu sallayarak da oynayabilir ve yine üst tura çıkabilirdi. Ancak onlar sahaya çıkıp mücadele edip bizlere keyifli bir maç sundular. Bu da bu çocukların profesyonellikten nasibini aldığını bizlere gösteriyor. Bir başka etkileyici nokta ise, bu genç oyuncuların yaptığı hataların bile genellikle doğru hamleyi doğru yerde yapmaya çalışırken çıkan hatalar olması, bu oyuncuların zaman içinde oyunları gelişince çok daha iyi oyuncular olacağının sinyallerini veriyor.

Dünkü maçta en çok ön plana çıkan iki isim Alvaro Vazquez ve Daniel Pacheco oldu. Tabi ki maçın yıldızı da 3 gol 1 asist yapan Alvaro Vazquez oldu. İki oyuncu da yüksek teknikleri ve yetenekleri ile çok kaliteli oyuncular. Kulüpleri bazında bakacak olursak, Vazquez Espanyol’da forma şansı bulabiliyorken Daniel Pacheco Liverpool’da pek kendini gösteremiyor. Bu nedenle belki de çok iyi geçirdiği bu turnuvanın ardından Pacheco’yu başka bir takımda izleyebiliriz.

Bu iki oyuncunun yanı sıra benim şahsen çok ama çok beğendiğim Sergio Canales de hala İspanya 20 yaş altı takımının oyuncusu durumda. Real Madrid’de geçen sene şans bulamayan Canales iki seneliğine Valencia’ya kiralandı ve bence çift taraflı olarak çok verimli bir hamle oldu. Hem Canales Valencia’da düzenli olarak süre alacaktır hem de Valencia ihtiyacı olan bir ofansif orta saha oyuncusunu kiralık olarak kadrosuna katmış oldu. Ancak Real Madrid’in bu oyuncuyu satın alma opsiyonuyla birlikte vermiş olması bana göre kendi adlarına bir hata. Çünkü ileriki yıllarda Canales’e ihtiyaç duyabilirler.

Son bir paragraf da Avustralya takımının genç Türk asıllı forveti Kerem Bulut için yazalım. Dün Kerem Bulut’u da canlı olarak ilk defa izledim. Genellikle İspanya dominasyonuyla geçen maçta Avustralya adına ayakta kalan belki de tek isimdi. Attığı golde de İspanyol defansına yaptığı baskı ve topu son ana kadar takip etmesiyle kendi golünü kendi yaratmış oldu. Topu kaptıktan sonra kaleciye attığı şık çalım da yetenekli bir oyuncu olduğunu hissettirmiş oldu. Ancak okuduğum üzere kendisinin profesyonellikle ve disiplinle ilgili sorunları da varmış. Ancak nasıl olursa olsun takip edilmeye değer bir potansiyel.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder