Stoke City 17.30 itibariyle Andre Villas-Boas’a Premier League’e hoş geldin hediyesi olarak bir çelme taktı. Geçen sene yine kendi evinde Chelsea’ye şampiyonluk yolunda çok önemli bir çelme takan Stoke City bu seneyi de boş geçmemiş oldu.
Maçın değerlendirmesine gelecek olursak. İki yarıda iki farklı maç izledik tabirinin karşılığı olan bir maç oldu. İlk yarısı son derece sıkıcı ve temposuz geçti. Genel olarak pozisyonları bulan taraf Stoke City oldu. Bu yarıda Chelsea’de göze çarpan noktalar vardı. Öncelikle çok ruhsuz ve vurdum duymaz bir görüntü çizdiklerini söylemeliyim. Özellikle Ashley Cole’un bir pozisyonda arkasına atılan topu ofsayt sanıp hareketlenmeyişi vardı ki neredeyse gol oluyordu. İlk yarı itibariyle gayet kopuk ve dağınık oynadılar. Essien’in orta sahadaki yokluğu oldukça hissedildi. Obi Mikel – Ramires – Lampard’dan oluşan üçlünün özellikle hücumda zayıf kaldığını söyleyebiliriz. Koskoca Frank Lampard da yaşlandı yahu. Ramires bu orta sahada bugün öne çıkan isim oldu. Geçen sene yüksek bonservis bedeliyle transfer olup beklentileri karşılayamayan ve eleştirilere hedef olan Ramires bu yıl belki de tekrardan kendini kanıtlama mücadelesine girmiştir. Çünkü ilk maç itibariyle oldukça hırslı ve azimliydi. İkinci yarı ise özlediğimiz Premier League temposunu izledik. Muhtemelen Villas-Boas’ın devre arasındaki etkisiyle beraber Chelsea ikinci yarı çok daha dominant bir oyun oynadı. Ardı ardına pozisyonları değerlendiremediler. İlk maç itibariyle Fernando Torres ilginç bir görüntü çizdi. Fiziksel olarak gayet sağlam ve diriydi. Bu nedenle mücadelesini hep sürdürdü. Ancak işin değişik olan kısmı bugün son derece beceriksiz olmasıydı. Gerçekten maç genelinde saçma sapan tercihler yaptı ayrıca gol fırsatlarını da değerlendiremedi. Tabi ki bunda sert Stoke City savunma hattının kendisini yıpratmasının da etkisi olabilir. Eğer bugünkü beceriksizliğini üzerinden atabilirse bu fizik durumuyla çok daha etkili olacaktır. Ancak söylemem gerekiyor ki benim için Drogba diğer üç oyuncudan da daha efektif bir oyuncu. Meselaşöyle bir şey var ki Stoke City gibi iki tane sert stoperle çok da ileri çıkmadan oynayan takıma karşı Torres çok etkili olamayabilir ama Drogba o iki oyuncuyu da dağıtır. Ya da ikisi yan yana oynar ki daha da güzel olur.
Chelsea’nin bugünkü görüntüsünde hücum gücüyle ilgili esas problemi ise hücum kanatlarıyla ilgili. Gerek Malouda gerek Kalou yeteri kadar Torres’e yakın oynamadılar ve hücumdaki olması gereken bütünlüğü sağlayamadılar. Eğer ki bu sistemle devam edilecekse kanatlara takviye yapılması gerekebilir. Ancak tek santraforlu sistem elinde bu kadar kaliteli 3+1(lukaku) uç oyuncusu varken doğru tercih olmayabilir. Sistemin nasıl olacağı değişip değişmeyeceği, transfer gelip gelmeyeceği kısa bir süre içinde de belli olacaktır. Daha bunun yeni teknik direktörün ilk maçı olduğunu unutmamak lazım. Zaman içerisinde sistem oturup çok daha iyi bir ekip oluşacaktır. Bugün de zaman zaman maç içinde onun sinyallerini verdiler. Çünkü kadro olarak çok kaliteli oyunculara sahipler. Olay zaten bu oyuncuları bir araya getirip doğru bir sistemle oynatmakta. Bunu da başarabilecek adamı takımın başına getirdiler
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder