21 Ağustos 2011 Pazar

Manchester City geliyor!


Manchester City Flamengo ve Milan’ı andıran formasıyla bugün Bolton deplasmanında çok keyifli bir maç izletti. Artık geçen seneden farklı olarak içeride de dışarıda da hücum futbolu oynayan zevk veren bir takım haline geldi Mancini’nin ekibi. Mancini’nin futbol felsefesini değiştirmesi de biz futbolseverleri mutlu ediyor.

Maçta City adına öne çıkan bariz noktalar vardı. Bunların başında belki de beklerini sürekli olarak hücumda aktif olarak kullanmaları geliyor. Özellikle Micah Richards bu senenin en çok sükse yapan oyuncularından biri olacaktır. Fiziksel olarak ayıptır söylemesi “dana” gibi. Kondisyonu da üst düzey olduğu için sürekli hücuma katkı verebiliyor. Gücünü, fiziksel avantajlarını özellikle ikili mücadelelerde kusursuz kullanıyor. Tekniği de standart bir savunmacıya kıyasla gayet iyi. Sol bekte ise Kolarov devamlı olarak ileriye destek veriyor. Çoğu yaratılan pozisyonda en uçta Dzeko’yu görürken kanatlarda Micah Richards ve Kolarov’u da kadrajda seçebiliyorduk. Günümüz futbolunda olmazsa olmaz şeylerden biri beklerin hücuma destek vermesi. Elit takımların hemen hepsinde bu anlayışı görebiliyoruz.

City’nin forvet hattı da gerçekten muazzam oldu. Edin Dzeko – Agüero ikilisi tam birbirini tamamlayan kıvamda görünüyor. Agüero da Dzeko da sürekli hareket halindeler ve orta saha oyuncularına da destek veriyorlar. Agüero top taşıma görevini de zaman zaman üstleniyor. Böylelikle zaman zaman City orta sahasının yetersiz kaldığı yaratıcılık eksiğini de azaltmış oluyor. Maçın yıldızı olan David Silva ise serbest oynuyor. City’nin beyni konumunda. Pas trafiklerini çoğunlukla yöneten ve içinde olan oyuncu rolünü üstleniyor. Bugün de Manchester City’nin genellikle hücum organizasyonlarını ortadan üretmeye çalıştığını gördük. O bölgede becerikli oyuncularla kurulan üçgenler ve pas trafikleriyle pozisyon üretmeyi bildiler. Maçtan sonra yaptığı açıklamada da Mancini özellikle David Silva’nın oyununa dikkat çekti. Yedek kulübesinin de Balotelli, Adam Johnson ve (Tevez) gibi oyunculardan kurulmuş olması Mancini’nin elini güçlendiriyor. Sürekli skoru değiştirebilecek bir silah oyuna sürme şansı veriyor. Keza bugün Tevez girer girmez neredeyse golünü atıyordu. Agüero ise ilk yarıda iki gol kaçırdı ki hayret ettim. Hiç onun gibi bir oyuncunun kaçıracağı goller değildi. Barry’nin golüne de küçük bir satır ayırmak gerekiyor. Ceza sahasının dışından ayağını kapatarak müthiş bir şut çıkardı ve çok kaliteli bir şutla golü yazdı.

Bolton’un maça başlama stratejisi aslında doğruydu. Malum City’nin öndeki ve orta sahadaki oyuncuları çok kaliteli. Bolton da bunu bildiği için tam saha pres yaparak City’nin defans oyuncularına baskı kurarak topu orada kapmak istedi. Bu şekilde rakibinin oyun ritmini de bozmayı başardılar. Yapamadıkları ve oyunun Bolton yarı alanında oynandığı dakikalarda ise zorluk çektiler.

Arsenal ve Chelsea’yi de izledikten sonra Manchester City’nin United’ın şampiyonluk yolunda bir numaralı rakibi olduğunu düşünmeye başladım. Bana kalırsa aynı zamanda Premier League’in en kaliteli kadrosuna da sahipler. Avrupa’da da İngiltere’de de bütün kupaları hedeflemek onlar için hayalcilik olmaz. Keza daha Samir Nasri gibi çok önemli bir oyuncunun daha önümüzdeki günlerde büyük ihtimalle City forması giyeceğini göz ardı etmemek gerekiyor. Mancini de bu transferi çabucak bitirmek istediklerini bugün belirtti.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder